Tarih: Date
Dominik Cumhuriyeti’nde faşist Trujillo yönetimine karşı mücadele eden ve Trujillo tarafından “Ülkenin en büyük sorunu kilise ve Mirabal Kardeşlerdir” şeklinde hedef gösterilen üç kız kardeş Patria, Minerva ve Maria Teresa Mirabal’in cansız bedenleri, 25 Kasım 1960 tarihinde bir uçurumun dibinde bulundu. Bir yere giderken araçlarının durdurulduğu, cinsel saldırıya maruz bırakıldıkları, sopa ile dövüldükleri ve ardından uçurumdan aşağı atıldıkları anlaşıldı. Ancak bu ölümler kayıtlara, devlet ve erkek şiddeti sonucu meydana gelen bir cinayet olarak değil, “trafik kazası” olarak geçti.
25 Kasım gününün, Mirabal Kardeşler anısına, “25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele Günü” olarak ilan edildiği 1999 senesinden bu yana pek çok ülkede kadınlar sokaklara çıkıyor, etkinlikler düzenliyor ve devlet ve erkek şiddetine karşı seslerini yükseltiyorlar. Bugün, 2018 senesinden bu yana kadına yönelik her türlü şiddetin önlenmesi için çalışmalar yürüten merkezimiz için özel ve önemli bir anlam ifade ediyor. Bizler, “Bir kişi daha eksilmemek için” verilen mücadelenin, faşizmin Ingeborg Bachmann’ın bir söyleşide işaret ettiği boyutundan ayrıştırılarak değerlendirilemeyeceğini düşünüyoruz: “[Faşizm], atılan ilk bombalarla başlamaz, her gazetede üzerine bir şeyler yazılabilecek olan terörle de başlamaz. O, insanlar arasındaki ilişkilerde başlar. Faşizm, bir erkek ve bir kadın arasındaki ilişkinin birincil unsurudur."
Kadına yönelik şiddetin artış gösterdiği pandemi sürecinde üniversitemiz mensubu olan tüm kadınların yanında olduğumuzu ve mücadelemizi her gün daha fazla güçlendirerek sürdüreceğimizi bir kez daha hatırlatmak istiyoruz.
İllüstrasyon: Rita Petruccioli